Yayınlar

  • Anasayfa

COVİD-19 SALGINININ PAKET TUR SÖZLEŞMELERİNE ETKİSİ

Daha uygun fiyatlarla tatil yapmak isteyen çoğu kişinin erken rezervasyon fırsatları ile tatillerini aylar, hatta yurtdışı tatillerde bir yıl öncesinden organize ettiği bilinen bir gerçektir. Fakat Covid-19 salgını nedeniyle yine birçok insanın bu planlarını iptal edeceği yahut en azından ileri bir tarihe öteleyeceği de aşikardır. Covid-19 salgınından kaynaklanacak hukuki ihtilafların her birinin kendi özelinde değerlendirmesi gerekmekteyse de özellikle yaz aylarının yaklaşmasına istinaden, paket turlara ilişkin kısa bir bilgilendirmenin yerinde olacağı düşüncesiyle bu çalışma kaleme alınmıştır.  

Paket tur sözleşmesi ulaştırma, konaklama ve başka turizm hizmetlerinden en az ikisinin birlikte, her şeyin dâhil olduğu fiyatla satıldığı, hizmetin yirmi dört saatten uzun bir süreyi kapsadığı veya gecelik konaklamayı da içeren tatil amaçlı sözleşmelerdir. Bu sözleşmeler 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun ile 14.01.2015 tarihli, 29236 yevmiye sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliği”nde düzenlenmiştir. 

6502 sayılı Kanunun 51. maddesinin 6. fıkrasına göre ise Tüketici, kendisinden kaynaklanmayan nedenlerle paket tur sözleşmesinin esaslı unsurlarından birisinin değişmesi veya turun başlamadan önce iptal edilmesi hâllerinde bu değişikliği veya paket tur düzenleyicisi tarafından sunulan alternatif bir turu kabul edebileceği gibi sözleşmeden dönme hakkına da sahiptir. Sözleşmeden dönülmesi hâlinde paket tur düzenleyicisi veya aracısının, dönme bildiriminin kendisine ulaştığı tarihten itibaren tüketicinin ödemiş olduğu tüm bedeli herhangi bir kesinti yapmaksızın derhâl iade etmesi zorunludur.”

Covid-19 salgınını, maddede geçen “kendisinden kaynaklanmayan nedenler” kavramı içinde değerlendirilmek mümkündür. Yine salgının etkin olduğu bir ülkeye düzenlenecek seyahatin de –en azından ülkeler arası seyahatin yasaklanması- nedeniyle mümkün olamayacağı ve bu durumda da turun iptal edileceği açıktır.  Bu noktada 6502 sayılı Kanuna göre tüketici, kendisine sunulan alternatif bir turu kabul edebileceği gibi sözleşmeden dönme hakkına da sahiptir ve dönme halinde paket tur düzenleyicisi veya aracısı, dönme bildiriminin kendisine ulaştığı tarihten itibaren tüketicinin ödemiş olduğu tüm bedeli herhangi bir kesinti yapmaksızın derhâl iade etmek zorundadır[1]. Bu noktada dönme bildiriminin yazılı yapılması, ispat açısından kolaylık sağlayacağı gibi Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliğine göre de bildirimin yazılı yapılması gerekmektedir.
Paket turlara ilişkin “Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliği”nin “Sözleşmenin Feshi” başlıklı 16. maddesine göre ise 
“(1) Katılımcı, fesih talebini paket tur düzenleyicisi veya aracısına yazılı olarak veya kalıcı veri saklayıcısı ile bildirmek kaydıyla sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedebilir.
(2) Paket turun başlamasından en az otuz gün önce yapılan fesih bildirimlerinde, ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar hariç olmak üzere, herhangi bir kesinti yapılmaksızın katılımcının ödemiş olduğu bedel kendisine iade edilir.
(3) Paket turun başlamasına otuz günden daha az bir süre kala yapılan fesih bildirimlerinde, paket tur sözleşmesinde belirtilmek şartıyla belirli bir tutar veya oranda kesinti yapılabilir.
(4) Katılımcının gerekli tüm özeni göstermesine rağmen öngöremediği ve engelleyemediği bir durum veya mücbir sebep nedeniyle paket turun başlamasına otuz günden daha az bir süre kala fesih bildiriminde bulunması halinde, ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile üçüncü kişilere ödenip belgelendirilebilen ve iadesi mümkün olmayan bedeller hariç olmak üzere, herhangi bir kesinti yapılmaksızın katılımcının ödemiş olduğu bedel kendisine iade edilir.
(5) Bu madde kapsamında yapılacak bedel iadelerinin, fesih bildiriminin paket tur düzenleyicisi veya aracısına ulaşmasından itibaren on dört gün içerisinde katılımcıya yapılması zorunludur.” 

Yönetmelik maddesine göre tüketici, yazılı yahut kalıcı veri saklayıcısı ile bildirmek kaydıyla paket tur sözleşmesini tek taraflı olarak feshetme hakkına sahip olup; fesih bildirimi, paket turun başlamasından en az otuz gün önce yapılmış ise -ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar hariç olmak üzere- herhangi bir kesinti yapılmadan tüketicinin ödemiş olduğu bedel kendisine iade edilecektir. Görüldüğü üzere burada tüketici kendi kararıyla, turun başlamasından en az otuz gün önce sözleşmeyi feshetmektedir.

Tüketici, paket turun başlamasına otuz günden daha az bir süre kalsa dahi yine sözleşmeyi feshetme hakkına sahiptir. Ancak bu durumda -paket tur sözleşmesinde belirtilmek şartıyla- paket tur düzenleyicisi veya aracı, tüketicinin ödediği bedelden belirli bir tutar veya oranda kesinti yapma hakkına sahip olacaktır.

Yukarıda belirtilen iki durum tüketicinin iradesine bağlı durumlara ilişkindir ancak Yönetmeliğin 16. maddesinin 4. fıkrasında mücbir sebebe ilişkin de düzenleme getirilmiştir. Mücbir sebebi ise öngörülmesi, engellenmesi mümkün olmayan bir sebeple borcun ifasını engelleyen, sorumluluk hukukundan kaynaklanan bir kavram olarak tanımlamak mümkündür. Anılan Yönetmeliğin 16. maddesinin 4. fıkrası “Katılımcının gerekli tüm özeni göstermesine rağmen öngöremediği ve engelleyemediği bir durum veya mücbir sebep nedeniyle paket turun başlamasına otuz günden daha az bir süre kala fesih bildiriminde bulunması halinde, ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile üçüncü kişilere ödenip belgelendirilebilen ve iadesi mümkün olmayan bedeller hariç olmak üzereherhangi bir kesinti yapılmaksızın katılımcının ödemiş olduğu bedel kendisine iade edilir.” şeklindedir. Mücbir sebep halinde paket turun başlamasına otuz günden daha az bir süre kalsa dahi ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile 3. kişilere ödenip belgelendirilebilen ve iadesi mümkün olmayan bedeller hariç olmak üzere, herhangi bir kesinti yapılmaksızın tüketiciye, ödemiş olduğu bedelin iade edilmesi zorunludur.

Belirtmek gerekir ki kanaatimizce 6502 sayılı Kanun ile Yönetmelik arasında çelişkili hususlar bulunmaktadır. Örneğin Kanun, sözleşmeden dönülebileceği yönünde düzenleme getirmişken Yönetmelik’te sözleşmenin feshinden söz edilmektedir. Oysa ki sözleşmeden dönme ile sözleşmenin feshi farklı hukuki kurumları karşıladığı gibi doğurdukları sonuçlar da birbirinden farklıdır. Kanaatimizce yasal düzenlemelerin lafzından ve ruhundan yola çıkılarak sözleşmeden dönme terimini kullanmak yerinde olacaktır. Yine Kanunun 51. maddesinin 6. fıkrasında sözleşmeden dönülmesi hâlinde tüketicinin ödemiş olduğu tüm bedelin herhangi bir kesinti yapmaksızın derhâl iadesinin zorunlu olduğu kabul edilmişkenYönetmeliğin 16. maddesinin 4. ve 5. fıkralarına göre sözleşmenin feshi halinde ise zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile üçüncü kişilere ödenip belgelendirilebilen ve iadesi mümkün olmayan bedellerin mahsubundan kalan miktar tüketiciye, on dört gün içinde iade edilecektir.  Bu durumda kanaatimizce gerek normlar hiyerarşisi gereğince gerekse tüketici lehine olması nedeniyle Kanun maddesine üstünlük tanınması gerekir ise de fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereği paket tur düzenleyicisi veya aracısının, dönme tarihine kadar yapmak zorunda olduğu, belgelendirilmiş zorunlu giderlerinin mahsubu mümkün olmalıdır. 

Paket tur sözleşmesinden dönen ancak paket tur düzenleyicisi veya aracısından başvurusuna olumlu sonuç almayan tüketicinin talep edeceği miktara[2] göre tüketici ilçe yahut il hakem heyeti ile tüketici mahkemesine başvurma hakkına sahiptir[3]
        
                                                                          Avukat Pınar Bahar DOĞAN                                                                          

 


[1] Madde gerekçesine göre ise sözleşmeden dönülmesi halinde ise paket tur düzenleyicisi veya aracısının, tüketicinin ödemiş olduğu bedeli en geç yedi gün içinde iade etmesi gerekmektedir.
[2] 2020 yılı itibariyle,
·       6.920 TL’nin altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetleri,
·       Büyükşehir statüsünde olan illerde 6.920 TL ile 10.390 TL arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetleri,
·       Büyükşehir statüsünde olmayan illerin merkezlerinde 10.390 TL’nin altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetleri,
·       Büyükşehir statüsünde olmayan illere bağlı ilçelerde 6.920 TL ile 10.390 TL arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetleri, görevlidir.
10.390 TL ve üzerindeki uyuşmazlıklar için ise tüketici mahkemelerine başvurmak gerekmektedir.
[3] Ticari veya mesleki faaliyetleri çerçevesinde paket tur hizmetinden faydalanan kişiler de tüketici olarak kabul edilmektedir.  

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir